Looks like no one added any tags here yet for you.
die Geste, die Gesten
jest
ausstrecken
germek, uzatmak
deutlich
belli, açık
jemanden in die Schranken weisen
birisine sınırlarını göstermek
stammen aus
soyundan gelmek
die Gebärdensprache
işaret dili
die Auszeit
mola, zaman aşımı
die Körpersprache
beden dili
wesentlich
esaslı, önemli
verraten
ihanet etmek, ele vermek
(sich) äußern in
belirtmek, ortaya koymak
das Lächeln
gülümseme
lächeln
gülümsemek
instinktiv
içgüdüsel
die Grundform
mastar
der Vergleich
karşılaştırma
abhängen von
bir şeye bağlı olmak
die Gleichheit
eşitlik
die Ungleichheit
eşitsizlik, farklılık
deuten
yorumlamak/ işaret etmek
die Kondition
şart
der Konditionalsatz
şart cümlesi
angemessen
uygun
kinderleicht
çok kolay
gelingen
üstesinden gelmek, başarmak
die Mehrsprachigkeit
çok dillilik
(etwas) beherrschen
hakim olmak (-E)
die Verhandlung
görüşme
der Sprachschatz
kelime hazinesi
befragen
fikrini almak, sormak, danışmak
das Vorbild
örnek, ideal
momentan
şu anda
schwerfallen
zor gelmek
daher, deshalb
bundan (dolayı)
versprechen
söz vermek, vaat etmek
lauten
şöyle olmak
bereits
önceden, şimdiden
vertraut
bilinir, güvenilir, tanıdık
überfordern
yapabileceğinden fazlasını istemek
beweisen
kanıtlamak
hinaus
dışarıya, dışarı
die Behörde
resmi makam
nebenan
bitişikte
anlegen
hazırlamak
unterfordern
az talep etmek
aufnehmen
kabul etmek, almak
scheinen
görünmek, ışık vermek, parıldamak
die Mühe
çaba, zahmet
fehlerlos
kusursuz, hatasız
vorbei
geçmiş, bitmiş
einsprachig
tek dilli
sich herumschlagen mit
bş-den başı ağrımak
vermeiden
kaçınmak, sakınmak
geduldig
sabırlı
betreffen
ilgilendirmek, ait olmak
auszahlen
ödemek, karşılamak
der Eindruck
izlenim, etki
unterscheiden
ayırt etmek
bilingual
iki dilli
monolingual
tek dilli
umgehen mit
nasıl davranılacağını iyi bilmek (-E)
die Schönheit
güzellik
das Defizit
açık, eksiklik
nebenbei
yanısıra
kindlich
çocuksu
eben
biraz önce, demin
(etwas) ansprechen
bahsetmek (-DEN), hitap etmek
einfallen
aklına düşmek/aklına gelmek
entdecken
bulmak, keşfetmek
gegenüber
karşısında, karşıda
sogar
hatta, bile
lexikalisch
ansiklopedik
der Stellvertreter/die Stellvertreterin
temsilci
verwunderlich
şaşırtıcı
nichtssagend
anlamsız
ratsam
tavsiyeye değer
geeignet
uygun, elverişli
der Aufzug, der Fahrstuhl
asansör
austeilen
eleştirmek/ dağıtmak
einstecken
cebine koymak
der Kabarettist
kabare sanatçısı
touren
tur yapmak
hauen
vurmak, dövmek
treffen
rastlamak, denk getirmek
der Gepäckermittler
bagaj araştırmacısı
verschulden
sebep olmak (-E) olumsuz, borçlanmak
das Mitleid
merhamet, acıma
auffordern
talep etmek
blamieren
rezil etmek
die Blamage
rezillik
der Kompromiss
uzlaşma
solange
-dığı sürece
knallen
patlamak
der Vorwurf, die Vorwürfe
suçlama, itham, sitem
tatsächlich
gerçekten
verschieben
ertelemek
destruktiv
yıkıcı
hinnehmen
kabul etmek
hitzig
ateşli, hararetli
um Verzeihung bitten
biri(si)nden özür dilemek