1/143
Looks like no tags are added yet.
Name | Mastery | Learn | Test | Matching | Spaced |
---|
No study sessions yet.
I’m beat
Yorgunluktan ölmek
distress
sıkıntı
custody
gözaltı, velayet
bang on
bir şeye vurup durmak
be off
gitmek, ayrılmak
be supposed to
beklenmek, gerekmek
ı would argue that
iddia ediyorum
course of action
hareket biçimi, davranış tarzıg
go forward
ileriye gitmek
off the porch
verandadan in
upset
üzmek, keyfini kaçırmak
get off work
işten çıkmak
tear
the cops will tear you alive
being disorderly
you are being disorderly (karmaşık davranıyorsun)
nutcase
deli, kaçıksho
show up
ortaya çıkmak, çıkagelmek
anyways
her neyse
get a chance
ı didnt even get a chance to tell him (ona söyleme şansım bile olmadı)
you are not getting it
beni anlamıyorsun
ı dont really care
Gerçekten umurumda değil
temper tantrum
öfke krizi
counseling
danışmanlık
that is why that
bu yüzden
attorney
avukat
intoxicated
sarhoş
patience
sabır
vape
elektronik sigara
explode
patmak I am ready to explode
go down
batmak, düşmek
disorderly conduct
|
cruiser
polis arabası
head on back down the road
yola geri dönün
sober
ayık
just so you know
bil diye söylüyorum
outstanding
seçkin
patrol
devriye, karakol
revoke
iptal
conviction
hüküm
enlist
görevlendirmek, askere yazılmak
a dead end
çıkmaz sokak
maroon
bordo
terrain
arazi, yer
pedestrian
yaya (ı had a pedestrian wave me this way)
parking lot
otopark
storage facility
depo tesisi
bunch of
demet, salkım, sürü, grup
scent pattern
koku düzeni
heads up
uyarı
chuck
atmak, fırlatmak
grass
çim
cough up
söylemek, if he will cough up who his buddy
denial
inkar
warrant
yetki
bargaining
pazarlık
anger
öfke
whoop
tekmelemek, ı will whoop your kid ass
step out
dışarı çıkmak, you were sitting there telling me you are not gonna step out
act civilized
medeni davranmak, she dont want me to come up there to act civilized
as well
so you want her gone as well (yani onunda gitmesini istiyorsun)
disturbance
kargaşa, rahatsızlık
frustrated
hayal kırıklığına uğramak
detain
alıkoymak, gözaltına almak
for the moment
şimdilik
the rest of
geri kalanı
straight up
so ı am gonna ask you straight up
press charges
şikayetçi olmak
ridiculous
gülünç, saçma
up to you
karar senin
ı am gonna leave it up to you
bunu sana bırakıyorum
pursue
takip etmek
cut loose
you wanna cut him loose (onu serbest bırakmak)
scratch his neck
boynunu çizmek
escalate
tırmandırmak
bystander
görgü tanığı you guys being bystanders
breach of peace
ortalığı karıştırma it was a breach of peace
gist
anafikir, özet
just let her know
ona haber ver
dispatch
göndermek, sevk etmek
taunting
alay etme, sataşma
possessing a weapon
silah bulundurmak
magazine
şarjör
nightstand
komidin
incoherent
tutarsız, anlaşılmaz
negotiating
müzakere yapmak
menacing
tehditkar, korkutucu
quibble
tartışmak, münakaşa etmek
consecutively
ardışık, art arda
non-lethal
ölümcül olmayan
exigent
acil, zorunlu
exigency
zorunluluk, gereklilik
outpower
güçlendirmek
doorway
antre
displace
yerinden etmek
standby
yedek, bekleme modu
restraint
kısıtlama, sınırlama
mow
biçmek, kesmek
battery
darp
scoot
kaçmak, hızla gitmek
apprehend
tutuklamak, yakalamak
competency
yetkinlik,yeterlilik