Turkish vocab

sürümek

to last

kıskanmak

to envy

nemli

damp

sürekli

often

zıplamak

to bounce

düşmek

to fall

kalkmak

to get up

saçma

nonsense

yansıma

reflection

yalan

lie

eğri

böcek

çabucak

quickly

yatırım

investment

satmak

to sell

gayrimenkul

real estate

döviz

currency

vade

term/ date/ maturity

işlem

transaction

zevk

taste

önlük

uniform

pamuklu

cotton made

yünlü

woolen

izin

permission

sıvmak

to roll up

kol

sleeve

eşya

furniture

sohbet

chat

sözlük

dictionary

şaka

joke

dem

moment

çekirdek

seed

bastırmak

to stamp

koymak

to put

armut

pear

temsilci

representative

tasarruf etmek

to save money

ünün

product

sermay

capital

piyasa

market

gelişim

development

hisse senedi

stock

yatırmıcı

investor

kâr

profit

saklama

storage

geliştirmek

to develop

bıkmak

to get bored

hoşlanmak

to enjoy

ampul

bulb

buluş

invention

bağışlamak

to forgive/ donate

besin

food

ürün

dairy

bağışıklık

immunity

nohut

chickpea

kavun

melon

kaysı

apricot

kalp

heart

damar

veins

un

flour

hamur

dough

değirmen

mill

dokumak

to weave

üretmek

to produce

yatmak

to go to bed

tezahürat

cheering

taraftar

fan

bağırmak

to shout

yuva

nest

kılıç

sword

sağlam

durable

sipariş

order

delik

hole

bitmek

to end

başlamak

to start

yurt

home

binmek

to ride

önce

to start

para

money

gölü

lake

güneşli

sunny

doğru

right

yanlış

wrong

anlamak

to understand

hava

weather

yağmurluk

raincoat

hiç

never

kapı

door

gecelik

dressing gown

kira

rent

pahalı

expensive

ucuz

cheap

sınav

exam

taşımak

to carry

koklamak

to smell

çarşı

bazaar

amca

عام

hala

خالة

dayı

خال

teyze

عامة