Sevr Antlaşması Özeti
Sevr Antlaşması'nın Hazırlanması ve İmzalanması
- Sevr Antlaşması, 19. yüzyıldan itibaren Avrupa'nın güçlü devletlerinin Orta Doğu'ya yönelik politikalarının bir sonucudur.
- Osmanlı Devleti'nin barış teklifleri ve müttefiklerin cevapları değerlendirildi.
- Saltanat Şurası'nda antlaşmanın imzalanmasına karar verildi.
Sevr Antlaşması Esasları
- Sınırlarla ilgili hükümler
- İstanbul ve Boğazlarla ilgili hükümler: Avrupa devletlerinin politikalarının önemli bir parçasıydı.
- Askeri hükümler
- Ekonomik hükümler
- Azınlıklarla ilgili hükümler: Avrupa devletlerinin Osmanlı ile olan sorunlarının önemli bir parçasıydı.
Sevr Antlaşması Öncesi Politik Gelişmeler
- Şark politikası ve hasta adam politikalarının bir aşamasıdır.
- Hedef, Osmanlı Devleti'ni önce Avrupa'dan, sonra Balkanlardan çıkarmaktı.
Paris Barış Konferansı
- 1. Dünya Savaşı sonrasında yeni dünya düzeninin kurulduğu konferanstır.
- İngiltere ve Fransa, bu düzeni kuran devletlerdi.
- Manda politikaları ve İzmir'in Yunanlılar tarafından işgaline karar verildi.
Avrupa Devletlerinin Çatışan Siyasetleri
- Avrupa devletlerinin bölgedeki siyasetleri çatışmaktaydı.
- Sovyetler Birliği'nin Ön Asya'daki politik ağırlığı da dikkate alınmalıydı.
- Wilson İlkeleri'nin etkisiyle Osmanlı İmparatorluğu'ndaki etnik gruplar kendi devletlerini kurma politikalarına yöneldi.
Londra Konferansı ve San Remo Toplantısı
- Paris Barış Konferansı'ndan sonra Londra'da bir konferans toplandı ancak bir anlaşma sağlanamadı.
- San Remo'da toplantı yapılmasına karar verildi.
- Bu toplantılarda Osmanlı İmparatorluğu'nun topraklarının siyasi olarak düzenlenmesi görüşüldü.
TBMM'nin Kurulması ve Sovyet Rusya Yakınlaşması
- TBMM'nin kurulmasıyla Ankara Hükümeti, Sovyet Rusya ile yakınlaştı.
- Sovyet Rusya'nın Anadolu siyasetine karışma ihtimali, Osmanlı üzerindeki siyasi pazarlıkları hızlandırdı.
- San Remo toplantısından sonra Sevr Antlaşması taslağı Osmanlı Hükümeti'ne verildi.
Sevr Antlaşması'nın Dayatılması
- Antlaşma, Osmanlı Devleti'ne bir tebligattı ve Osmanlı'nın masada söz hakkı yoktu.